Son zamanlarda artan vergiler, döviz kuru fiyatları ve petrol fiyatlarından dolayı akaryakıt fiyatlarında artış dalgası yaşandı. Bankaların yüksek kart ücretleri nedeniyle bir fiyat artışı daha yaşanması mümkün. Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası'nın (EPGİS) başkanlık görevini yürüten Fesih Aktaş, konuyla ilgili bir açıklama yaptı ve Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu'na (BDDK) çağrıda bulunduğunu söyledi.
Türkiye'de 12 bin 700 civarında hizmet veren akaryakıt istasyonları, bankaların yüksek komisyon ücretlerinden şikayet ederken, bu durum insanların cüzdanlarını da etkileyebilir. Bankalar, ertesi gün istasyonlarda taksitle ödeyebilmek için kredi kartıyla yapılan alışverişlerde yüzde 3,36 ücret talep etse de, paranın 40 güne kadar bankada tutulması karşılığında ücret almıyor. Öte yandan istasyonlar, ödeme gecikmelerini önlemek için genellikle bankalardan %3,36 oranında ayrıcalıklı komisyonla ertesi gün mevduat alıyor.
Komisyon tutarına ilişkin BDDK'ya teklifte bulunan EPGİS Başkanı Aktaş, şunları söyledi:
“Banka kredi kartlarının akaryakıt alımlarında komisyon oranı yüzde 3 seviyesinde. İstasyonlardaki alışverişlerin yüzde 90'ının kredi kartıyla yapıldığı dikkate alındığında bu durum istasyonları olumsuz etkiliyor. Tavsiyemiz BDDK'nın ilgili düzenlemelerde değişiklik yapmasıdır. Kredi kartı ödemelerinde taksi veya benzeri hizmet sektörlerinde olduğu şekilde 'hizmet ücreti makbuzu' düzenleyelim, bankaların bize yansıtılan komisyonu vatandaş ödesin ve nakit ödemelerde de komisyon almayalım."
Nakit ödeme faturası kesildiğinde devletin herhangi bir vergi kaybı yaşamayacağını kaydeden Fesih Aktaş, “Kredi kartıyla 'hizmet bedeli faturası' düzenlediğimizde KDV de artacak. Dolayısıyla Hazine de bu tutar üzerinden ek vergi geliri elde edecek. Ayrıca vatandaşlar, depodaki 2 litre benzin için ortalama 2 bin 500 TL nakit para ödemek zorunda kalmayacak.Bu hem istasyonlar hem de insanlar için bir kazan-kazan olacak" dedi.
Fesih Aktaş, "Şu anda bu terminal modeline geçişimizin önünde hukuki bir engel yok" derken konuşmasına şöyle devam etti:
Ancak sektörler arası düzenlemelere uyan ile uymaya devam edecek olan devlete bağlı tek sektör olduğumuz için, biz kendimiz bu doğal yetkiyi kullanmıyoruz ve BDDK'dan düzenleme geliştirmesini talep ediyoruz. BDDK'nın taksilere veya diğer sektörlere verdiği yetkiler doğrultusunda ilgili düzenlemeleri güncellemesini istiyoruz. Dolayısıyla acentenin kazancının ve yükünün bir parçası olan komisyon meselesi tamamen çözülmüş olacak"
Aktaş, bankaların aslında hiçbir iş yapmadan bu konuya ortak olduklarını vurgulayarak, konuşmasını şöyle tamamladı:
“İstanbul'daki genel merkez baz alındığında, acentelere ve distribütörlere ulaşım ve KDV dahil kalan toplam oranlar yüzde 9,67 oluyor. En adil dağıtım olan yüzde 50-50 oranında distribütörlere yapılan paylaşımda bayilik oranı brüt 4,83'e ulaşıyor. Bu paranın yüzde 3,36'sını komisyon olarak bankaya verdiğimizde geriye tüm işimizi, harcamalarımızı, yaşamımızı destekleyecek yüzde 1,47 kalıyor. Yani 1000 TL akaryakıt alırken bayilerin elinde 14,7 TL kalacak. Bunu aklınızda tutarak: Rafineriden ulaşımınızı, maaşınızı, SGK'nızı, genel giderlerinizi ve yaşam giderlerinizi alın. Bu durum artık dayanılmaz boyutlara ulaştı”
