IMF'den Türkiye'nin büyüme tahminini yükseltti

IMF, Türkiye'nin ekonomik büyüme tahminlerini sevindirici bir şekilde revize etti. Bu yıl için öngörülen büyüme oranını yüzde 3'ten yüzde 4'e yükseltirken, gelecek yıl için öngördüğü büyüme oranını da yüzde 3'ten yüzde 2,9'a düşürdü. Ekim ayında yayımlanan Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nda, IMF, Türkiye'nin ekonomisinin bu yıl yüzde 4, gelecek yıl ise yüzde 3,25 büyüyeceği tahmininde bulundu. İşte detaylar... DÜNYA EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORUNDA YÜZDE 3,25 BÜYÜME TAHMİNİNDE BULUNDU IMF, bu iyileşmeyi, Türkiye'de yapılan seçim sonrası uygulanan politika değişikliklerine bağladı. Açıklamada, politika faizindeki artış, vergi artışları ve finansal sektördeki bazı önlemlerin serbest bırakılması gibi adımların, ekonomik riskleri azalttığı ve yatırımcı güvenini artırdığı belirtildi. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın rezerv pozisyonunun da olumlu bir iyileşme gösterdiği vurgulandı. IMF, Türkiye ekonomisiyle ilgili iyimser tahminlerini, 6 Ekim'de gerçekleşen IMF heyetinin Türkiye ziyaretinin ardından paylaştı. Raporda, bu ziyaretin Türkiye'nin ekonomik durumuna ilişkin değerlendirmeler içerdiği ve politika değişikliklerinin olumlu bir etki yarattığı ifade edildi. Sonuç olarak, IMF'nin Türkiye'nin ekonomik büyüme potansiyeline yönelik artan iyimserliği, alınan politika tedbirlerinin olumlu etkilerine ve yatırımcı güveninin artmasına dayanıyor. Bu güncellenmiş tahminler, Türkiye'nin ekonomik geleceği konusunda olumlu bir tablo çiziyor. İşte diğer ayrıntılar... Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yapılan bir rapor, küresel ekonominin Covid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında hala yavaş ve düzensiz bir toparlanma sürecinde olduğunu belirtiyor. Yeniden açılma ve enflasyonun düşürülmesine yönelik ilerlemelere rağmen, ekonomik dayanıklılığın tam anlamıyla geri dönmediği ve rahatlamak için henüz erken olduğu vurgulanıyor. Raporda, özellikle yükselen piyasalarda ve gelişmekte olan ekonomilerde ekonomik faaliyetin hala salgın öncesi seviyelerin altında olduğu ve bölgesel farklılıkların genişlediği belirtiliyor. Salgın, Ukrayna savaşı ve jeoekonomik ayrışmanın uzun vadeli etkilerinin hala devam ettiği ifade ediliyor. Dünya ekonomisinin geçen yıl yüzde 3,5 büyüdüğü ancak bu yıl yüzde 3 ve gelecek yıl yüzde 2,9 büyüme öngörüldüğü belirtiliyor. Gelişmiş ekonomilerde büyüme ivmesinin ABD'de güçlü, ancak Euro Bölgesi'nde zayıf olduğu, yükselen piyasa ekonomilerinin ise Çin'deki emlak sektörü krizinden etkilenebileceği ifade ediliyor. Raporda, küresel enflasyonun 2025'e kadar hedeflere dönmesinin beklendiği ancak finansal görünüme yönelik risklerin biraz dengelendiği belirtiliyor. ABD'de borç limiti ve bankacılık sektöründeki türbülansın kontrol altına alınması, finansal risklerin azaldığı ancak küresel büyüme için hala risklerin bulunduğu ifade ediliyor. Çin'in emlak sektörü krizinin küresel etkileri, enflasyonun ve politika faizlerinin beklenenden daha yüksek olmasına katkıda bulunabileceği ve iklim ve jeopolitik şokların ek fiyat dalgalanmalarına neden olabileceği vurgulanıyor. IMF'nin raporunda, ülke bazında güncellenen ekonomik büyüme tahminleri de yer alıyor. ABD'nin büyüme beklentileri yükselirken, Euro Bölgesi ekonomisi için beklentiler düşürülmüş durumda. Çin'in büyüme tahminlerinde de aşağı yönlü revizyonlar görülüyor. Overall, rapor, küresel ekonominin belirsizliklerle dolu bir süreçte olduğunu ve iyileşmenin henüz tam anlamıyla gerçekleşmediğini gösteriyor.