TCMB kararları doğrultusunda atılan adımlardan en çok tüketici etkilenirken, kredi kullanılamamasının ceremesini de kimi sektörler çekebiliyor. TL'nin değer kazanması adına atılan adımların başında yer alan ve enflasyonun stabil hale getirilmesi odaklı olarak başlatılan politika faiz artırım kararları, gerek ihtiyaç gerek konut gerekse de taşıt kredilerini etkiliyor. Artan faizler vatandaşın kredi kullanması konusunda çekinceli davranmasına mahal verirken, son zamanlarda faizlerin gölgesinde kalan konut piyasasına, yavaş yavaş taşıt sektörü de dahil olmaya başlıyor.
Taşıt kredilerinde vade seçeneklerinde yaşanan daralma vatandaşın aylık olarak ödeme yükünü arttırıyor. Öte yandan buna ek olarak artış sergileyen taşıt kredisi faizleri de toplam geri ödemesini kat be kat arttırıyor. Bu durum taşıt almak isteyen bireyin yatırımının yetmemesi durumunda kredi kullanacağı günler geri de dedirtiyor. Hal bu iken ise galerilerde ise durgunluk hakim.
KREDİ FAİZLERİ ARAÇ SATIŞLARINI VURDU
İkinci el araç alımlarını en çok etkileyen faktörlerin başında krediler geliyor. Vatandaş son senelerde zaten kat be kat artış gösteren gerek konut gerekse de taşıt sektörüne, kredi çekerek giriş sağlarken, imkansız hale gelen kredilerde bu iki sektörü sarsmışa benziyor. Galericilerin bu duruma el atılması konusunda sesleri yükselmeye başlarken, devletten bu konuya acil bir çare bulunması konusunda da ön görüler paylaşılıyor.
Galerilerde geçtiğimiz 2 sene öncesinde en uzun araç 2 ay satışta kalırken, son senelerde hiç satılmadığı bile olabildiği belirtiliyor. 2023 yılında artan sıfır araç fiyatları, 2. el araçları da etkilerken, sadece bir kaç ayda satılan fiyatlar alım gücünü düşürmeye devam ediyor. Örneğin 2020 model bir araç, yılın ilk günlerinde 900-920 bin TL iken, şu anda 1 milyon 50 bin TL ile 1 milyon 100 bin TL arasında fiyatlarla satılıyor.
Galericilerin ortak yorumları, taşıt fiyatlarının durmasının sebebinin kredi faiz yüksekliği olduğu belirtiliyor. Sektörün beklentisi ise faiz oranlarında ve vade seçeneklerinde düzenleme.