Enflasyonun yüksek seyretmesi en çok orta ve dar gelirlinin yaşam standartını etkilerken, zam olarak geri gelmesi cepleri zorlamaya devam ediyor. Hal bu iken her ürün ve hizmete zamlar gelmeye devam ediyor. Özellikle de damacana suya yapılan zamlar vatandaşı çileden çıkartmışa benziyor. Son dönemde şişe su fiyatlarında yaşanan aşırı artış, vatandaşın bütçesini zorlarken, sektörde de tartışmaları alevlendirmişle benziyor. Özellikle de fırsatçılık yorumları son günlerin en çok konuşulan konuları arasında yer alıyor.
Damacana su tüketicileri artan fiyatlarla boğuşurken, fiyat belirleme konusunda aksaklıkların yapıldığı ve serbest piyasaya döndüğü iddiaları ortaya atılmaya devam ediyor. Uzmanlar, özellikle su fiyatlarına uygulanan zamların ardında, yabancı markaların serbest piyasa koşullarını kendi lehlerine kullanmalarının yattığını belirtiyor.
DAMACANI SU FİYATLARI YÜZDE YÜZ ARTTI
İstanbul Su ve Meşrubat Satıcıları Esnaf Odası Başkanı Ahmet Turan Akkaya tarafından yapılan değerlendirmede şişelenmiş içme suyundaki fahiş fiyatların sebebini açıkladı. Yapılan değerlendirmede serbest piyasa gibi işlem gördüğü ifade edilirken, taban fiyat tarifesinin devreye alınmadığını ifade etti.
Son bir yıl içinde şişe su fiyatlarında yüzde 100'e varan artışlar yaşandı. Sektör temsilcileri, bu zamları maliyet girdilerinin artışı olarak değerlendirse de yabancı markaların pazarı ele geçirerek fiyat belirleme mekanizmasını manipüle ettiği yorumları da yapılıyor.
FARKLI MARKALAR FİYATI TABANA YÜKSELTİYOR
Abdulkadir açıklamasında, özellikle taşra pazarlarından gelen bu tür markaların, fiyatların yükselmesine katkıda bulunarak, yerli üreticiler üzerinde olumsuz bir etkide bulunduğunu belirtirken, su fiyatlarına acele el atılması gerekliliği de savunuluyor.
Tüketici Birliği Federasyonu Başkanı Mehmet Bülent Deniz, artışların ciddi şekilde fahiş olduğunu belirttiği açıklamasında hükümetin bu konuda harekete geçmesi gerektiğini ifade etti. Deniz, döviz kuru ve enerji fiyatlarında belirgin bir artış olmaksızın yapılan bu zamlara anlam veremediklerini ifade ederken, Ticaret Bakanlığı’nın özellikle Haksız Fiyat Değerleme Kurulu aracılığıyla piyasa koşullarını ve fiyat artışlarını sorgulaması gerektiğinin altını çizdi.