DOLAR
34,07 -0,23%
EURO
38,02 -0,05%
ALTIN
2.833,44 -0,25%
BITCOIN
2.139.038,8 0,46%

Adnan Oktar davasında kritik detay: İsrailli siyasetçilerle görüştü iddiası

Adnan Oktar silahlı suç örgütüne ilişkin soruşturma devam ediyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Adnan Oktar, Ulviye Didem Ürer, Tarkan Yavaş ve Alev Babuna gibi 13 şüpheli için 1938 yıl 5 ay ile 2 bin 758 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezaları talep etti. Toplam 72 sanığın bulunduğu yeni iddianamede, örgüt üyesi bazı sanıkların İsrail ile bağlantıları olduğu, bu çerçevede bir sanığın İsrail'e giderek siyasetçi Yehuda Glick ile görüştüğü belirtildi.

Yayın Tarihi: 19.02.2024 14:44
Güncelleme Tarihi: 19.02.2024 14:44

Adnan Oktar davasında kritik detay: İsrailli siyasetçilerle görüştü iddiası

Adnan Oktar silahlı suç örgütüne ilişkin soruşturma devam ediyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Adnan Oktar, Ulviye Didem Ürer, Tarkan Yavaş ve Alev Babuna gibi 13 şüpheli için 1938 yıl 5 ay ile 2 bin 758 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezaları talep etti. Toplam 72 sanığın bulunduğu yeni iddianamede, örgüt üyesi bazı sanıkların İsrail ile bağlantıları olduğu, bu çerçevede bir sanığın İsrail'e giderek siyasetçi Yehuda Glick ile görüştüğü belirtildi.

İddianamede, örgütün nasıl kurulduğu ve ne amaçla faaliyet gösterdiği anlatıldı. Sanıkların suçlarının ayrıntıları da iddianamede yer aldı. İddianamede, tutuklu sanık Ali Sadun Engin'in örgüt içinde "Sado" lakabıyla tanındığı, ABD ve İsrail ile örgüt arasında bağlantı kurduğu, Adnan Oktar'ın emriyle İsrail'de yapılan ve örgütün düzenlediği konferanslara katıldığı ifade edildi.

Sanık, hem yabancı ülkelerden gelen devlet adamları ve siyasetçiler için rehberlik görevi yaptığı, hem de Oktar'ın A9 TV'deki programlarında ele alınacak konuları seçip, kanalın mali işlerini yürüttüğü bildirildi.

YEHUDA GLİCK İLE ÖRGÜTÜN GÖRÜŞMLERİNİ AKTARDI

Sanık Engin'in, İsrail'in eski milletvekili ve radikal haham Yehuda Glick ile ilişkilerini anlatan Altuğ Revnak Eti'nin, etkin pişmanlık hükümlerine başvurduğu iddianamede yer aldı. Eti, ifadesinde, tutuklu olan sanık Ali Sadun Engin ile birlikte örgüte ait bir konferansa katıldıklarını, burada "tapınakçılar" grubundan Timothy Hogan liderliğindeki 9 kişiyle görüştüklerini belirtti.

Eti, sanık Sinem Tezyapar'ın Türkiye'ye davet ettiği ve tüm giderlerini örgütün üstlendiği Mason grubuyla tanıştıklarını söyledi. "Ali Sadun Engin ve ben bu misafirlere İstanbul'da tarihi mekanları gezdirdik. Gelen Mason ekip, tapınakçıların kuruluş yeri olan Küçük Ayasofya'da bize tapınakçılık hikayesini anlattı." dedi.

Eti, sanık Engin'in Adnan Oktar ve Masonlarla yüz yüze görüştüğünü, Oktar'ın emriyle "Bacılar Grubu"nun aracılığıyla dünyanın en etkili haham kuruluşu olan Sanhedrin Meclisi'yle irtibat kurduklarını belirtti. Eti, Ben Abrahamsın ve Yesheyahu Hollander'in de aralarında olduğu 8 kişilik Mason grubuna İstanbul'da hem tarihi hem de onlar için manevi değeri olan yerleri gezdirdiklerini ve bunun için harcanan tüm parayı örgütün ödediğini söyledi.

BM TOPLANTILARINA KATILDIRLAR İDDİASI

Eti, Oktar'ın Masonlarla görüşmeler yaptığını ve ardından sanık Engin'in örgütten birkaç kişiyle birlikte İsrail'e davet edildiğini anlattı. "Orada önce Sanhedrin ekibi aracılığıyla siyasette söz sahibi olan Likud Partisi Milletvekili Yehuda Glick ile tanıştırdılar. Yehuda Glick de siyasiler ile tanıştırdı. Sanhedrin ekibi ise dindar olan Shas Partisine yakındı. Likud Partisi İsrail'de o dönem ana muhalefet partisiydi. Shas Partisi ise her zaman yüzde 10 oy oranına sahip dindar bir partiydi." dedi.

Eti, Sanhedrin grubunun örgüt üyelerini ABD'deki Ortodoks Yahudiler'le irtibatlandırdığını ve böylece hem kendisinin hem de Engin'in Birleşmiş Milletler Merkezi'nde New York'ta toplantıya katılacaklarını söyledi. Örgütün Ankara'daki sözde sorumlusu sanık Ayfer Gökmenli'nin de Adnan Oktar'ın temsilcisi olarak bazı milletvekilleri, siyasiler ve yazarlarla görüşüp lobi çalışması yaptığı iddianamede belirtildi.

İddianamede, sanığın kendi evini örgütün kullanımına açtığı ve eşinin vefatından sonra servetini örgüte bırakarak örgütü finanse etmeye çalıştığı belirlendi.