Ailevi Hiperkolesterolemi Hastalığının Önemi
Türk Kardiyoloji Derneği Koruyucu Kardiyoloji ve Ateroskleroz Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Barış Güngör, ailevi hiperkolesterolemi hastalığının erken tespitinin kritik öneme sahip olduğunu belirtiyor.
Kalp Damar Hastalıkları ve Ateroskleroz
Prof. Dr. Güngör, 24 Eylül Dünya Ailevi Hiperkolesterolemi Farkındalık Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, kalp damar hastalıklarının global ölçekte en yaygın ölüm nedeni olduğunu vurguladı. Aterosklerozun, düşük yoğunluklu kolesterol (LDL-K) birikimiyle başladığını ve zamanla ilerlediğini ifade etti.
Prof. Dr. Güngör, "Ailevi hiperkolesterolemi hastası olan bireyler, tıbbi müdahale ile bu hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilirler. Erken tedavi, sağlıklı bireyler gibi yaşam sürelerine ulaşmalarını sağlayabilir," dedi.
Türkiye’de Kalp Krizi ve Ailevi Hiperkolesterolemi
Türkiye’de her yıl ortalama 300 bin kişinin kalp krizi geçirdiğini ifade eden Prof. Dr. Güngör, "Genç yaşta kalp krizleri, Avrupa’ya göre Türkiye’de daha sık görülmektedir. Ülkemizde kalp krizlerinin %20'si 50 yaşının altında gerçekleşiyor. Ailevi hiperkolesterolemi, bu konuda önemli bir risk faktörüdür," açıklamasında bulundu.
Kolesterol Düzeyleri ve Riskler
Genel popülasyonda her 22 kişiden birinin LDL-K düzeyinin yüksek olduğunu beliren Prof. Dr. Güngör, aile bireylerinde erken yaşta kalp hastalığı öyküsü varsa kolesterol tahlili yapılmasının önemini vurguladı.
Hastalığın İki Tipi
Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, ailevi yüksek kolesterol hastalığının iki tipi olduğunu söyledi. Homozigot formun nadir olduğunu ve çocuklarda ileri yaşlarda kalp hastalığı bulgularına neden olduğunu ifade etti. Heterozigot formda ise bireylerin LDL-K seviyeleri 190 mg/dl'nin üzerinde olup, klinik tanı gerektirir. Farkındalığın düşük olması nedeniyle hastaların yalnızca %10'u tanı almaktadır," dedi.
Sonuç olarak, ailevi hiperkolesterolemi hastalarının erken tespiti, hem bireylerin hem de gelecek nesillerin sağlığı açısından büyük önem taşıyor.
