İsrail'in Filistin İşgali Üzerine New York'tan Açıklama
Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları, Uluslararası Adalet Divanı (UAD) tarafından İsrail'in Filistin topraklarını işgalinin hukuka aykırı olduğuna dair yapılan danışma görüşüne dikkat çekerek, dünya devletlerine çağrıda bulundu. Uzmanlar, devletlerin UAD'nin kararına uyması gerektiğini vurguladı.
UAD Kararının Önemi
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) uzmanları, UAD'nin, İsrail'in Doğu Kudüs dahil, Batı Şeria ve Gazze Şeridi gibi Filistin topraklarını işgalinin uluslararası hukuk açısından hukuka aykırı olduğunu belirten kararı üzerinden iki ay geçtiğine işaret etti.
Uluslararası Sorumluluklar ve Eylem Çağrısı
Açıklamada, UAD'nin bu kararı sonrasında devletlerin ve uluslararası kuruluşların sorumluluklarının netleştiği ifade edilerek, gerekli adımların atılması gerektiği belirtildi. Uzmanlar, devletlerin işgal altındaki Filistinlilere karşı artan şiddeti ve uluslararası toplumun sessizliğini eleştirerek, "Gazze yoğun bombardıman altındadır; okullar, hastaneler ve barınaklar sürekli hedef alınmaktadır" ifadelerine yer verdiler.
Diplomatik İlişkilerin Gözden Geçirilmesi Gerek
İşgal altındaki Filistin topraklarındaki hukuksuz duruma dikkat çekilirken, devletlerin İsrail ile olan diplomatik bağlarını ve ekonomik ilişkilerini gözden geçirmeleri gerektiği vurgulandı. Tüm devletlere, UAD'nin kararına uyarak, İsrail'e ekonomik yaptırımlar uygulama çağrısı yapıldı.
Yasal Adımlar ve Soruşturma Talepleri
Devletlerden, UAD’nin belirttiği uluslararası suçları soruşturmak amacıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ile iletişime geçmeleri istendi. Uzmanlar, İsrail'in Filistin halkına yönelik işgal ve saldırılarına son vermek için her siyasi liderin sorumluluk alması gerektiğinin altını çizdi.
UAD'nin Danışma Görüşü
UAD Başkanı Nawaf Salam, 19 Temmuz tarihinde verdiği halka açık oturumda, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgali hakkında hukuki sonuçların detaylarını açıklamıştı. UAD, bu işgale derhal son verilmesi gerektiğini ve tüm devletlerin bu durumu hukuki açıdan tanımama yükümlülüğü olduğunu belirtmişti.