DOLAR
35,63 0,04%
EURO
37,23 -0,29%
ALTIN
3.157,34 0,01%
BITCOIN
3.757.066,52 -1,05%

Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi, Sırp Cumhuriyeti'ndeki Tarih Kitaplarını Yasakladı

Anayasa Mahkemesi, Sırp Cumhuriyeti'ndeki 9. sınıf tarih kitaplarını, içeriklerinin anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle yasakladı.

Yayın Tarihi: 23.01.2025 17:59
Güncelleme Tarihi: 23.01.2025 17:59

Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi, Sırp Cumhuriyeti'ndeki Tarih Kitaplarını Yasakladı

Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi'nden Önemli Karar

Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi, Sırp Cumhuriyeti (RS) sınırları içinde kullanılan 9'uncu sınıf tarih kitaplarının anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle yasaklandığını duyurdu. Bu karar, ülkedeki etnik çeşitliliği yansıtmayan ve tarihsel olaylara yalnızca Sırp bakış açısıyla yaklaşan içeriklerin varlığına tepki olarak alındı.

Tarih Kitaplarının Sorunlu İçeriği

Mahkeme tarafından yapılan açıklamada, RS'deki 9'uncu sınıf tarih derslerinde okutulan kitapların Bosna Hersek'te 1992-1995 yıllarında yaşanan savaşın yüzeysel bir anlatımıyla sınırlı kaldığı ve sıkıntılı bir şekilde savaş suçlusu olarak tanınan Ratko Mladic ve Radovan Karadzic'in kahraman olarak tasvir edildiği belirtildi. Bu durum, Bosna Hersek'in çok kültürlü yapısını ve farklı etnik gruplarını anlamaktan uzak bir eğitim içeriği oluşturduğunu ortaya koyuyor.

Bağımsız Partinin Mücadelesi

Bölgedeki tarih dersleri üzerine yürütülen tartışmalar, Demokratik Eylem Partisi (SDA) tarafından Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvuruyla ivme kazandı. Partinin, bu kitapların eğitimdeki yeri konusunda hassas bir duruş sergilediği ifade ediliyor.

Savaş Suçlularının Yargılanması

Ratko Mladic ve Radovan Karadzic, Bosna Savaşı sırasında işledikleri insanlık suçları nedeniyle uluslararası mahkemelerde yargılandılar. Mladic, Srebrenitsa Soykırımı’nın yanı sıra insanlığa karşı çeşitli suçlardan ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Karadzic ise, 1960'larda etnik temizliğe yönelik faaliyetlerde bulunduktan sonra, 2019 yılında müebbet hapsa mahkum edilmiştir.

Bu yasak, Bosna Hersek’teki eğitim sisteminin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini bir kez daha gündeme getiriyor ve toplumsal barış için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.