Cezayir Ulusal Halk Meclisi'nden Avrupa Parlamentosu'na Sert Tepki

Cezayir Ulusal Halk Meclisi, Avrupa Parlamentosu Üyelerinin Eleştirilerini Kınıyor Cezayir Ulusal Halk Meclisi, Avrupa Parlamentosu üyelerinin ülkenin ifadeye özgürlüğü konusundaki değerlendirmelerini "ülkenin iç işlerine müdahale" olarak nitelendirerek sert bir dille kınadığını duyurdu. Boualem Sansal'ın Tutuklanması Sonrası Başlayan Eleştiriler Cezayirli yazar Boualem Sansal'ın tutuklanmasının ardından, bazı Fransız Avrupa Parlamentosu üyeleri, Cezayir'de özgürlük ve ifade özgürlüğü konularında eleştiriler yöneltmişti. Bu durum üzerine Cezayir Ulusal Halk Meclisi, yazılı bir açıklama yaparak, Cezayir'in iç işlerine yapılan tüm müdahaleleri güçlü şekilde kınadığını vurguladı. Açıklamada Dikkat Çeken İfadeler Açıklamada, Avrupa Parlamentosu üyelerinin Cezayir'deki özgürlükler hakkında müzakereler yapmasını "aşağılık bir iş" olarak değerlendirilirken, Fransız yeni-sömürge lobilerine yönelik eleştiriler de öne çıktı. Özellikle, Cezayir'i Avrupa Parlamentosu'nda "haydut devlet" olarak tanımlayan Marine Le Pen'in yeğeni Marion Maréchal Le Pen gibi isimler, yazar Sansal'ın tutuklanması sonrası Cezayir'i hedef aldı. Boualem Sansal'ın Geçmişi ve Tutuklanma Gerekçesi Boualem Sansal, Fransa'ya gitmeden önce 1990'ların sonu ve 2000'lerin başında Cezayir Sanayi Bakanlığı'nda önemli görevlerde bulundu. Fransa'da, İsrail ve Fransa gibi ülkeleri desteklerken yanı sıra, Müslümanlara ve Cezayir devrimine karşı yönelttiği eleştirilerle dikkat çekti. Cezayir'e döndükten birkaç gün sonra ise, Batı Cezayir'deki Vahran ve Muasker valiliklerinin 1830'da Fransızlar tarafından sömürgeleştirilmeden önce Fas toprakları olduğu yönündeki beyanatları sonrasında tutuklandı. Cezayir Yargısından Açıklama Yok Cezayir yargısı, Sansal'ın tutuklanmasının gerekçesine dair herhangi bir resmi açıklama yapmaya yanaşmadı.

Cezayir Ulusal Halk Meclisi'nden Avrupa Parlamentosu'na Sert Tepki

Cezayir, Avrupa Parlamentosu üyelerinin ifade özgürlüğü konusundaki eleştirilerine güçlü bir şekilde yanıt vererek iç işlerine müdahale olarak kınadı.