Çin'den AB'ye İşbirliği Mesajı: Temel Çıkar Çatışmamız Yok

Çin Devlet Başkanı Şi, AB ile işbirliği vurgusu yaparak, temel çıkar çatışmasının bulunmadığını belirtti.

Yayın Tarihi: 14.01.2025 21:01
Güncelleme Tarihi: 14.01.2025 21:01

Çin'den AB'ye İşbirliği Mesajı: Temel Çıkar Çatışmamız Yok

Çin ve AB Arasında Temel İşbirliği Anlayışı

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin temelinde herhangi bir jeopolitik ihtilaf veya çıkar çatışması bulunmadığını ifade etti. Şi, bu görüşlerini AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde dile getirdi.

Görüşmede, Aralık 2024'te yeni görevine başlayan Costa'yı tebrik eden Şi, Çin-AB ilişkilerinin karşılıklı saygı, eşitlik ve diyalog temelinde ilerlediği sürece önemli gelişmeler kaydedileceğini vurguladı.

Ortaklığın Güçlendirilmesi

Devlet Başkanı Şi, tarafların birbirini rakip değil ortak olarak görmesinin yarar sağlayacağına dikkat çekti. Avrupa'nın çok kutuplu dünyada önemli bir kutup olarak değerlendirildiğini belirten Şi, Avrupa bütünleşmesi ve stratejik özerkliğine destek verdiklerini vurguladı.

Çin ile AB arasındaki ekonomik ilişkilerin, karşılıklı yarar ve tamamlayıcılıkla güçlendiğini savunan Şi, iki tarafın çok taraflı ticaret sisteminin savunucusu olarak güçlü bir simbiyotik ilişki geliştirdiklerini ifade etti.

Gümrük Vergileri ve Ekonomik Sürdürülebilirlik

Şi'nin, AB'nin elektrikli otomobillere getirdiği ilave gümrük vergileri bağlamında ekonomik ortaklığa vurgu yapması dikkat çekti. AB üyesi ülkeler, geçen yıl sonundaki oylamada, Çin'den ithal elektrikli otomobillere %35'e varan ilave gümrük vergisi uygulamasını onaylamıştı.

Şi, ayrıca, ABD ile artan rekabet ve gerilimler ışığında, AB'yi dengeleyici bir güç odağı olarak gördüklerini de ifade etti. Geçen yıl, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı görüşmelerde, “Çin ve AB'nin rakip değil ortak olduğu” mesajını iletmişti.

Şi, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen liderliğindeki de-risking yaklaşımına karşı çıkarak, Çin sanayisinin özgür rekabet koşullarında çalıştığını ve küresel taleplere yanıt verdiğini savundu.