Fransa ve Cezayir Arasındaki Gerginlik Tırmanıyor
Fransa Hükümet Sözcüsü Sophie Primas, Cezayir'i ülke açısından önemli konularda gerilimi artırmakla suçladı. Son yıllarda kötüleşen iki ülke ilişkileri, karşılıklı gözaltı ve tutuklamalarla daha da geriliyor.
Hükümet Sözcüsü Primas, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı basın açıklamasında, Cezayir iktidarını, Fransa için büyük bir önem taşıyan Cezayirli yazar Boualem Sansal ile ilgili gerginliği artırmakla eleştirdi. Primas, Paris ve Cezayir hükümetleri arasında bu konuda bir uzlaşıya varılamadığını söyledi.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun ile görüşmek üzere Cezayir'e gitmeyi teklif etti. Primas, Cezayir ile uzlaşma perspektifinde olduklarını vurgularken, "Cezayir ile ilgili zorluklar varsa bunlarla yüzleşmeliyiz ve ilişkilerimizi diğer devletlerle olan ilişkilerimizle aynı seviyeye getirmeliyiz. Cezayir ile ilişkimiz zaten zor ancak bazen de güzel," dedi.
Primas, Fransa ve Cezayir arasındaki gerginliğin artmasının kimsenin çıkarına olmadığını savundu. Öte yandan, Fransa İçişleri Bakanı Bruno Retailleau, sosyal medya fenomeni Rafik Meziane'ın TikTok üzerinden Fransa'da şiddet olayları çıkarma çağrısı yapmasının ardından gözaltına alındığını duyurdu.
Yazar Sansal, Batı Cezayir'deki Vahran ve Muasker valiliklerinin, 1830'da Fransızlar tarafından sömürgeleştirilmesinden önce Fas topraklarına ait olduğu iddiasında bulunduğu için tutuklanmıştı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Cezayir yönetimini, Sansal'ı derhal serbest bırakmaya çağırmıştı.
Cezayir hükümeti, Macron'un açıklamalarını "ülkenin iç işlerine bariz müdahale" olarak nitelendirerek sert bir yanıt vermişti. Ayrıca, iki ülke arasında Batı Sahra dışında çözüm bekleyen birçok tarihi sorun da bulunmaktadır.
Bu sorunlar arasında, Fransız yetkililerin yıllardır vermeyi reddettikleri Cezayir arşivinin iadesi, Paris'teki İnsan Müzesi'nde bulunan halk devrimi liderlerinin kafataslarının geri verilmesi, Fransa'nın 1960-1966 yılları arasında Cezayir Çölü'nde gerçekleştirdiği nükleer denemelerin kurbanlarına yönelik tazminat ödemesi ve Bağımsızlık Savaşı (1954-1962) sırasında kaybolan 2,200 kişinin akıbetinin açıklığa kavuşturulması yer alıyor.
