DOLAR
34,04 0,05%
EURO
37,87 0,07%
ALTIN
2.803,51 -0,08%
BITCOIN
2.065.721,82 -0,69%

Gazze'de Ekmek Krizi Kapıda: Fırınlar Kapanıyor

İsrail'in yakıt ve ham madde kısıtlamaları nedeniyle Gazze'de ekmek krizi yaşanıyor. Fırınlar kapandı, açlık tehlikesi artıyor.

Yayın Tarihi: 16.09.2024 12:26
Güncelleme Tarihi: 16.09.2024 12:26

Gazze'de Ekmek Krizi Kapıda: Fırınlar Kapanıyor

Gazze'de Ekmek Krizi Baş Gösteriyor

Gazze'nin kuzey bölgelerindeki Acur Fırınları'nın sahibi Kamil Acur, İsrail'in temel gıda maddeleri için gerekli ham madde ve yakıt girişini engellemesi sonucu aşırı bir krizle karşı karşıya kalındığını açıkladı. Acur, özellikle Gazze şehri ve çevresinde 6 fırınından 5'inin kapandığını belirterek, bu durumun bölgede bir "ekmek krizi" yaratabileceği konusunda uyardı.

Açlık Uyarısı ve Durumun Ciddiyeti

Acur, yaptığı açıklamada, "İsrail'in ham madde ve yakıt girişini engellemeye devam etmesi durumunda, çalışan tek fırınımız da bir hafta içinde kapanma tehlikesiyle karşı karşıya" dedi. Gazze kentindeki fırınlara son 10 gündür yakıt ulaştırılmadığını vurgulayan Acur, son 1 ayda un, şeker ve maya gibi temel malzemelerin de girişinin kısıtlandığını ifade etti.

Gazze'de Fırınlar ve Ekmek İhtiyacı

Acur, açık kalan son fırının Gazze'nin en büyüklerinden biri olduğunu ve bu fırından binlerce insanın ekmek ihtiyacının karşılandığını belirtti. "Gazze'nin kuzeyinde çoğu insanın tek yiyeceği bir somun ekmek" diyerek, işlerin daha da kötüye gitmesi halinde tek fırında bile çalışma günlerini azaltmak zorunda kalacaklarını söyledi.

Uluslararası Kuruluşlara Acil Çağrı

Krizin üçüncü aya girmesiyle daha fazla durumu kötüleşmeden önlenmesi için uluslararası kurumlara hızlı müdahale çağrısında bulunan Acur, 2,3 milyon Filistinlinin ciddi gıda, su ve ilaç eksikliği yaşadığını hatırlattı.

Saldırılar ve Kayıplar

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 41.206 Filistinli yaşamını yitirdi; bunların içerisinde 16.715 çocuk ve 11.308 kadın da bulunuyor. Sivil altyapının hedef alındığı bu durum, halkın, hastane ve eğitim kurumları gibi güvenli alanlarda bile sığınılmasını imkansız hale getiriyor.