DOLAR
34,94 -0,12%
EURO
36,6 0,14%
ALTIN
3.014,9 -0,18%
BITCOIN
3.501.041,05 -0,4%

Gazze'deki Çadır Kampına Yönelik Saldırıda 4 Filistinli Yanarak Hayatını Kaybetti

Gazze'deki bombardıman sonucu 4 Filistinli yaşamını yitirdi. Olay sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.

Yayın Tarihi: 15.10.2024 23:57
Güncelleme Tarihi: 15.10.2024 23:57

Gazze'deki Çadır Kampına Yönelik Saldırıda 4 Filistinli Yanarak Hayatını Kaybetti

Gazze'de Yaşanan Trajedi

İsrail'in Gazze Şeridi'nde yer alan Deyr el-Belah kentinde, Aksa Şehitleri Hastanesi çevresindeki çadır kampına düzenlediği saldırıda, 4 Filistinli yaşamını yitirdi. Bu olay, bir yılı aşkın süredir devam eden bombardımanların ardından gelmesiyle dikkat çekti.

Yanarak Hayatını Kaybedenler

Pazartesi akşamı, İHA'lar tarafından yapılan bombalama sonucunda çıkan yangında, sosyal medyada paylaşılan görüntüler yürekleri dağladı. Henüz 20 yaşındaki Şaban Delu, alevlerin arasında yardım çırparken hayatını kaybetti. Acı olayda annesi de yanarak can verdi.

Aile ve Kardeşin İfadeleri

Şaban Delu'nun kardeşi, olayın ardından yaşananları anlatırken, "Gözümün önünde yandılar" diyerek duygularını dile getirdi. "Şaban benim dayanağımdı, bir dost, bir ağabey ve bir yol arkadaşıydı" şeklinde ifade eden kardeş, o gecenin korkunç anlarını unutamadığını belirtti.

Yaralılar ve Etkileri

Saldırıda 4 kişinin yanı sıra 40'tan fazla Filistinli de çeşitli derecelerde yaralandı. Kardeşi, ailesinin diğer fertlerinin akıbeti hakkında, "Dağıldılar, kız kardeşim yaralı ve hastanede, babam başka bir hastanede" açıklamasında bulundu.

İsrail'in Açıklamaları ve Reaksiyonlar

İsrail ordusu, saldırıyı kabul ederken, "hedef alınan çadırlarda Hamas’ın silahlı direnişçileri vardı" diyerek, sivil kayıpların gerekçesini oluşturmaya çalıştı. Ancak kanıtlanan bir meşruiyet kazanmadı.

Şaban Delu'nun Son Paylaşımı

Olaydan günler önce, Kur'an okurken yaptığı bir paylaşımda, "Eski hayallerim savaşla yok oldu, şimdi fiziksel ve zihinsel olarak ağır bir yük altındayım" demişti.

Delu, hayalinin peşinden koşarak ailesi için daha iyi bir gelecek inşa etmeye çalışırken, aynı zamanda sıkı ablukaya karşı direnme çabasını sürdürdü. Sonunda, bu trajik olayın hiçbir şekilde önlenemez olduğu bir gerçek olarak kayıtlara geçti.