DOLAR
34,96 0,02%
EURO
36,7 0,07%
ALTIN
2.987,77 -0,36%
BITCOIN
3.658.574,17 -1,47%

Hazar Denizi’ndeki Biyoçeşitlilik İklim Değişikliği ve Kirlilikle Tehdit Altında

Hazar Denizi, iklim değişikliği ve kirlilik nedeniyle ciddi biyoçeşitlilik kaybı yaşıyor. Uzmanlar, bu durumu kıyı devletleri için kritik bir sorun olarak değerlendiriyor.

Yayın Tarihi: 16.12.2024 12:00
Güncelleme Tarihi: 16.12.2024 12:00

Hazar Denizi’ndeki Biyoçeşitlilik İklim Değişikliği ve Kirlilikle Tehdit Altında

Hazar Denizi’nde Biyoçeşitlilik Krizi

Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden Dr. Kenan Aslanlı, Hazar Denizi’nin biyolojik çeşitliliğinin iklim değişikliği ve kirlilik gibi faktörler nedeniyle olumsuz etkilendiğini belirtti. Hazar Denizi, Kuzey'de Kazakistan, Kuzeybatı'da Rusya, Batı'da Azerbaycan, Güney'de İran ve Doğu'da Türkmenistan ile çevrili, en büyük kapalı su havzası olarak, dünya iç sularının yaklaşık %40'ını barındırıyor.

Kapalı Deniz ve Ekosistem

Kapalı bir deniz olması ile birlikte nehir akıntılarının etkisi, Hazar Denizi'nin tuzluluk ve ekosistem dinamiklerini belirliyor. Bu alanda, toplamda 48 milyar varil ham petrol ve 8 trilyon metreküp doğal gaz rezervi olduğu tahmin ediliyor.

İklim Değişikliği ve Su Isınması

Aslanlı, iklim değişikliği projeksiyonlarına göre bu yüzyıl içinde Hazar Denizi'nde su sıcaklığının 0,4 ila 3 derece artacağını belirtti. Yağış oranının azalması ve su sıcaklığının artması, denizdeki oksijen seviyesinin tükenmesine sebep oluyor. Hazar Denizi’nde su sıcaklıklarının artması, su dengesinin bozulmasına yol açıyor.

Biyoçeşitlilikte Azalma

Biyolojik çeşitlilikteki kayıplar, Hazar mersin balığı ve Hazar foku gibi endemik türlerin sayısının azalmasıyla kendini gösteriyor. 20. yüzyılın başlarında Hazar fokunun sayısı yaklaşık 1 milyonken, günümüzde bu sayı 110 bin ile 360 bin arasında değişiyor.

Kirlilik ve Ekonomik Etkiler

Kirlilik kaynağı olarak, kirli atık suyun %60'ının Volga Nehri'nden geldiğini vurgulayan Aslanlı, zamanla su seviyesinin düşmesinin tuzluluk oranını artırdığını belirtti. Kıyı devletlerinin ekonomileri açısından balıkçılığın önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Aslanlı, deniz seviyesinin düşmesinin balık besleme alanlarının ölçeğini etkilediğini ifade etti.

Gelecek İçin Önlemler

Aslanlı, kıyıdaş ülkelerin işbirliğini derinleştirmeleri gerektiğini belirterek, çevresel sorunların sistematik olarak incelenmesi ve kirlilikle mücadele için uluslararası kuruluşlarla işbirliklerinin önemini vurguladı. Aynı zamanda, kıyı bölgelerinde yaşayan insanların ihtiyaçlarının göz önünde bulundurulması gerektiğinin altını çizdi.