Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul'da düzenlenen TRT World Forum 2023'ünde küresel ekonomiyi şekillendiren önemli konuları ele aldı. Küreselleşmenin yavaşlamasına dikkat çeken Şimşek, yeni bir dönemin başlangıcına işaret etti ve yaşanan zorlukların önümüzdeki 5 yıl içinde küresel büyüme ve ticaret hacmini olumsuz etkileyebileceğini ifade etti.
Ticaretin büyümeyi tetikleyen temel güç olduğunu vurgulayan Şimşek, dünya genelindeki ticaret kısıtlamalarına dikkat çekti. Türkiye'nin coğrafi avantajları ve ekonomik performansıyla küresel zorluklarla başa çıkma potansiyeline vurgu yapan Şimşek, enflasyonla mücadele ve sürdürülebilir büyüme stratejilerini ön plana çıkardı.
Ayrıca, uluslararası ilişkilerdeki duyarsızlığa ve iklim değişikliğinin ekonomiye etkilerine değindi. Bakan Şimşek, Türkiye'nin ekonomik başarılarını, genç ve dinamik nüfusuyla birlikte, gelecekteki büyüme potansiyeli olarak nitelendirdi.
Güçlü Bir Büyüme Performansı Gösteriyoruz
Bakan Şimşek, küresel büyümeyi olumsuz etkileyen dünya genelinde artan yaşlı nüfusa dikkat çekerek, Türkiye'nin bu alanda önemli avantajlara sahip olduğunu ifade etti. Ayrıca, bu durumun özellikle hizmet sektörüne ve turizme olumlu bir etki sağladığını belirtti.
Türkiye'nin küresel ekonomiyi etkileyen zorluklarla başa çıkma konusunda önemli avantajlara ve fırsatlara sahip olduğunu vurgulayan Şimşek, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Jeopolitik konumumuz sayesinde dost ve yakın ülkelerden tedarikte en iyi adaylardan birisiyiz. Gelişmekte olan ülkelerle kıyaslandığımızda, güçlü bir büyüme performansı gösteriyoruz. Ayrıca bu performansı gösterirken, borçluluk seviyemizi de diğer ülkelere kıyasla da düşük tutmayı başardık. Dünya nüfusunun hızla yaşlandığı bir dönemde görece genç ve dinamik nüfus yapımız bizi diğer ülkelerden olumlu ayrıştırıyor."
Konuşmasında iklim değişikliği konusuna değinen Bakan Şimşek, bu durumun uluslararası ticaret ve yatırımlar üzerindeki olumsuz yönde etkilerinin olduğunu belirtirken, ilerleyen süreçte iklim değişikliği ile mücadele edileceğini ve buna yönelik adımların adımları atacaklarını söyledi.
Ayrıca dünyanın farklı coğrafyalarındaki çatışmalara vurgu yaparak, artık en temel kurallara bile saygı duyulmadığını belirten Şimşek Gazze'de yaşananlara dikkat çekti. Bazı ülkelerin savaş bölgesinde yaşananlara sessiz kaldığını belirten Bakan Şimşek dünyanın en önemli anda bile duyarsızlaşmasına vurgu yaptı. Küresel büyümeye yönelik yapılan yeni sistem tartışmalarının süreci olumsuz yönde etkidiğini de sözlerine ekledi.
Bakan Şimşek Türkiye'nin coğrafi konum açısından avantajlı olduğuna dikkat çekerek, üretim odaklı bir ülke olduğumuz ve koşu ülkelere oranla çok daha iyi gelişim gösterileceğine dikkat çekti. Üretimde Türkiye'nin son 10 yılda büyüme eğilimi gösterdiğini vurgulayan Şimşek Hindistan ve Çin haricinde gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırıldığında daha iyi konumda olunduğunun altını çizdi.
Açıklamalarına devam eden Bakan Şimşek, Türkiye'nin erişilebilir bir pazar olma özelliğine dikkat çekerek, ülkenin nüfusunun 18 AB ülkesinin toplam nüfusundan daha fazla olduğunu belirtti. "Eğer burada biz kendi evimizi düzene sokarsak hiçbir ülke Türkiye'yi bu kadar önemli bir güçken görmezden gelemez. Türkiye hala ciddi bir büyüme potansiyeli sunmaktadır. Fırsatlarımız var ancak avantaj sağlamak için daha fazla şey yapmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Enflasyon ile Mücadele Bir Süreç İşidir
Bakan Şimşek, Türkiye'nin uygulamaya koyduğu ekonomik programı anlatarak, "2023 yılı bütçe açığının milli gelire oranla yüzde 6'nın altında olmasını bekliyoruz" açıklamasında bulundu.
Fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek amacıyla başlattıkları kapsayıcı programı vurgulayan Şimşek, "Sürdürülebilir yüksek büyüme, kalıcı refah artışı ancak ve ancak fiyat istikrarı ile mümkündür. Bu sebeple en temel önceliğimiz enflasyonla mücadeledir. Programız başarılı bir şekilde işliyor. Programın olumlu yansımaları finansal göstergelerin ardından makro göstergelerde de görülmeye başlandı." ifadelerini kullandı.
Öte yandan Şimşek konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Büyümede dengelenmeye doğru yol alırken cari açık düşüyor, enflasyonda ivme kaybı var ve rezervlerimiz artıyor. Enflasyondaki eğilim hakkında doğru bilgi veren yıllıklandırılmış çekirdek göstergeler hedeflerimiz ile uyumlu seyrediyor. Enflasyon ile mücadele bir süreç işidir, yıllık enflasyondaki düşüş 2024 yılı ortasından itibaren başlayacak."
Deprem harcamalarının bütçe dengesinde değişimler yaşattığını belirten Bakan Şimşek, bu durumun geçici olduğunu ifade ederek, mali disiplini yeniden tesis etmek için gelir ve harcama politikalarını hayata geçirdiklerini belirtti.
Gelecek dönemde para ve maliye politikalarının kapsamlı yapısal reformlarla destekleneceğini vurgulayan Şimşek, şu açıklamalarda bulundu:
"Son dönemde ülkemize yönelik yabancı yatırımcı ilgisi arttı. Ocak-mayıs döneminde 2,9 milyar dolar çıkış olan portföy yatırımlarına, haziran-eylül döneminde 4,9 milyar dolar giriş oldu. Güncel veriler girişin devam ettiğini gösteriyor. Bankacılık sektörü ile banka dışı sektörün dış borç çevirme oranları yükseliyor. Düşen cari açık ve artan sermaye girişi ile rezervlerimiz de artmaya devam ediyor. Mayıs ayına göre brüt rezervler 42 milyar dolar yükseldi."
Şimşek, cari açığın devam eden bir daralma eğiliminde olduğunu ve para politikasının daha etkili hale geldiğini vurgulayarak, 5 yıllık kredi risk primindeki düşüş trendinin devam ettiğini, reytinglerdeki artışın süreceğini belirtti. Bu gelişmelerin, ekonominin doğru bir yönde ilerlediğini gösterdiğini ifade etti.
