DOLAR
34,07 -0,04%
EURO
38,02 -0,07%
ALTIN
2.881,22 -0,23%
BITCOIN
2.171.434,05 -0,9%

İklim Değişikliğinin Balıkçılığa Etkileri: Sürdürülebilirlik Tehlikede

Artan avlanma süreleri, Türkiye'de balıkçılığı sürdürülebilirlikten uzaklaştırıyor. ODTÜ'den uzmanlar, çözümler için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.

Yayın Tarihi: 29.07.2024 11:07
Güncelleme Tarihi: 29.07.2024 11:07

İklim Değişikliğinin Balıkçılığa Etkileri: Sürdürülebilirlik Tehlikede

İklim Değişikliğinin Balıkçılık Üzerindeki Etkileri

Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ekin Akoğlu, artan avlanma sürelerinin balıkçılığı sürdürülebilirlikten uzaklaştırdığını belirtti.

Dr. Akoğlu, balıkçıların aynı miktardaki balığı yakalamak için geçmiş yıllara göre daha fazla zaman harcadığını vurguladı. Bu verimsiz avlanmanın, balıkçılık faaliyetlerindeki karbon salımını artırdığını ifade etti.

Avlanma Süreleri ve Balık Stokları

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2023 yılında avcılık yoluyla üretilen balık miktarı, %35,5 artarak 454 bin 59 tona ulaştı. 2022 yılında ise bu rakam 335 bin 3 ton iken, 2021'de 328 bin 165 tondu.

Akoğlu, Türkiye'nin denizlerinde 70 ve iç sularda 30'un üzerinde balık türü bulunduğunu belirtti. Kovid-19 salgını döneminde yaşanan stok toparlanmasının ardından avcılığın arttığını da sözlerine ekledi.

Sürdürülebilirlik Sorunları

Dr. Akoğlu, balık avcılığının sürdürülebilir olmadığını ve yakın gelecekte tekrar bir azalmaya yol açabileceğini düşünüyor. Avcıların, 1 kilogram balık yakalamak için daha fazla zaman harcadığını ifade eden Akoğlu, “Balıkçılıkta kararlı bir trend göremiyoruz.” dedi.

Karbon Salımı ve İklim Krizi

Akoğlu, balıkçıların yıllık avlanma süresinin son yıllarda 500 bin saate kadar ulaştığını belirtti. Balıkçıların av sezonu boyunca tamamen avlanmaya çalışmasının aşırı avcılığa neden olduğunu kaydetti.

Gelecek İçin Önlemler

Akoğlu, balıkçılığın geleceği konusunda endişeli olduğunu ve sektörün iklim değişikliğiyle mücadelede farkındalık kazanması gerektiğini ifade etti. “Ulusal planlar yapılmazsa, sektör birçok şeyi kaybedecek.” diyerek uyarıda bulundu.

Kota Uygulamasının Gerekliliği

Akoğlu, her balık stokunun kendine özgü dinamiklere sahip olduğunu vurgulayarak, ekosistem tabanlı balıkçılık yönetimi ve kota uygulamaları önerdi. Özellikle kapalı denizlerde çevresel etkilerin göz önünde bulundurulması gerektiğini söyleyerek, bu sorunların acil önlemlerle giderilmesi gerektiğini belirtti.