İsrail, Dahiye Doktrini ile Beyrut'u Hedef Alıyor
İsrail, "çıkarları için hedef gözetmeksizin saldırı" anlamına gelen Dahiye Doktrinini, Gazze'den sonra bir kez daha Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesinde uyguluyor. Dahiye, Hizbullah'ın kalesi olarak bilinirken, 23 Eylül'den bu yana İsrail'in yoğun bombardımanına maruz kalıyor.
Son Gelişmeler ve Ciddi Kayıplar
Bu kapsamda, 1992'de Abbas Musevi'nin öldürülmesinin ardından, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah 27 Eylül'de konutuna düzenlenen bir saldırı sonucunda hayatını kaybetti. Hizbullah liderinin yanısıra, örgütün yeni lideri olması beklenen Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı Haşim Safiyuddin gibi üst düzey birçok yönetici de Dahiye'deki İsrail bombardımanlarının hedefi oldu.
İsrail, Beyrut'un güneyindeki Dahiye'ye yönelik saldırılarını son günlerde yoğunlaştırırken, geçen hafta 50'nin üzerinde hava saldırısı gerçekleştirerek birçok binayı yerle bir etti.
Sami Nadir'in Değerlendirmesi
Beyrut Amerikan Üniversitesi Öğretim Görevlisi Sami Nadir, Dahiye'yi değerlendirdi. Nadir, Arapça "dahiye" kelimesinin "banliyö" anlamına geldiğini belirterek, bu bölgenin tarihine dair açıklamalarda bulundu: "İsrail'in 1982'deki işgali, Hizbullah'ın bir direniş hareketi olarak ortaya çıkmasına sebep oldu. 1982'de yapılan işgal nedeniyle pek çok Şii, Beyrut'un güney banliyösüne yerleşmek zorunda kaldı."
Geçmiş ile Bugünün Farkı
Savaş fotoğrafçısı Remzi Haydar ise mevcut savaşın diğerlerinden çok farklı olduğunu dile getirdi. 2006 yılındaki savaşla karşılaştırıldığında, Dahiye'nin şimdi daha büyük yıkım yaşadığını vurgulayan Haydar, "Dahiye'nin %20'sinin yıkıldığını söyleyebilirim. Eğer bu yıkım hızı devam ederse büyük bir felaket yaşanacak," dedi.
Dahiye Doktrini ve Yasal İhlaller
Dahiye Doktrini, orantısız güç kullanımıyla sivillerin ve sivil altyapının kasıtlı olarak hedef alınması anlamına geliyor. Bu doktrin, özellikle 2006 İran-Hizbullah savaşında Beyrut'un Dahiye bölgesinde yoğun bir şekilde uygulanmıştı. Gadi Eisenkot, bu doktrini uygulayacaklarını belirterek, "Orantısız güç uygulayacağız, orada büyük hasar ve yıkıma yol açacağız," demişti.
Ancak Dahiye Doktrini'nin uluslararası hukuku ihlal ettiği düşünülüyor. 4. Cenevre Sözleşmesi'ne göre sivillerin hedef alınması yasaktır. Fakat İsrail, hem Gazze hem de Lübnan'da bu yasayı birçok kez çiğnedi.
Bu İçeriğimiz kaynak olarak Anadolu Ajansını kullanmıştır ve haberport.com editör ekibimiz tarafından derlenmiştir.
İsrail, "çıkarları için hedef gözetmeksizin saldırı" anlamına gelen "Dahiye Doktrini"ni Gazze'den sonra bir kez daha Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesinde uyguluyor. Daha önce AA'nın da aralarında bulunduğu dünyanın önde gelen haber ajansları için çalışan savaş fotoğrafçısı Remzi Haydar, AA muhabirine yaptığı açıklamada "Bugün yaşadığımız savaş geçmiş tüm savaşlardan farklı.
İsrail, "çıkarları için hedef gözetmeksizin saldırı" anlamına gelen "Dahiye Doktrini"ni Gazze'den sonra bir kez daha Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesinde uyguluyor. Daha önce AA'nın da aralarında bulunduğu dünyanın önde gelen haber ajansları için çalışan savaş fotoğrafçısı Remzi Haydar, AA muhabirine yaptığı açıklamada "Bugün yaşadığımız savaş geçmiş tüm savaşlardan farklı.