İsrail'in Yıkım Politikaları
İsrail, 2015 yılından bu yana işgal altındaki Batı Şeria'da 7 binden fazla Filistinlinin evine yıkım emri göndermiştir. Bu süreçte, Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi tarafından yayımlanan bir rapora göre, toplamda 7,783 Filistinliye evinin ya da binasının yıkımı için tebliğ yapılmıştır.
Yıkım Faaliyetlerinin Yoğunlaştığı Bölgeler
Yıkım işlemleri, özellikle El-Halil, Beytüllahim, Ramallah ve Selfit bölgelerinde yoğunlaşmaktadır. 2023 yılında ise işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te bir rekor yaşanmış; 1,333 Filistinliye evinin yıkımı için tebligat gönderilmiştir.
Uluslararası Tepkiler
Birleşmiş Milletler, işgal altındaki Filistin topraklarının gasp edilmesini "yasadışı" olarak nitelendirmekte ve iki devletli çözümün tehdit altında olduğu konusunda uyarıda bulunmaktadır. Bu bağlamda, İsrail’in yıkım politikalarını durdurması gerektiği vurgulanmaktadır.
Doğu Kudüs'teki Yıkım Durumu
İşgal altındaki Doğu Kudüs'te, Filistinlilere imar izni vermeyen İsrail makamları, çeşitli bahanelerle evlerin yıkım tehdidinde bulunmaktadır. 1967 yılından bu yana 5,000'den fazla Filistinli evinin yıkıldığı belirtilmekte, bu uygulama da "İsrail'in yıldırma ve şehri Yahudileştirme politikaları"nın bir parçası olarak değerlendirilmektedir.
İsrail yerel yönetimi, yıkımların masraflarını ev sahiplerinden talep etmekte ve verilen yıkım tehditlerinin ardından Filistinliler, bu masrafları ödeyemedikleri için evlerini kendi elleriyle yıkmak zorunda kalabilmektedir.