İsrail'in Gazze'ye Yönelik Sistematik Saldırıları Eğitim Sistemini Yerle Bir Etti
İsrail'in 15 ayı aşkın süredir devam eden saldırıları, Gazze Şeridi'nde eğitim sistemini büyük ölçüde tahrip etti. Resmi veriler, bu süreçte 137 okul ve üniversitenin tamamen yıkıldığını ve 357 okul ve üniversitenin kısmen hasar gördüğünü ortaya koyuyor.
Ateşkes Sonrası Yıkım Gözler Önüne Seriliyor
Tel Aviv ile Hamas arasında 19 Ocak 2024 tarihinde sağlanan ateşkesin ardından, yıkımın boyutları daha da belirginleşiyor. Geçtiğimiz 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana, 12 bin 800 öğrenci ve 760 öğretmen ile eğitimci hayatını kaybetti. 700 bini aşkın öğrenci eğitim alamazken, yüzlerce okul barınma merkezi haline geldi.
Çocuklar İçin Yıkıcı Sonuçlar
Birleşmiş Milletler verilerine göre, Gazze'deki amputasyon vakalarının yüzde 18'ini çocuklar oluşturuyor. 47 bini aşkın can kaybının 18 bini çocuk; bu durum, bölgede modern tarihin en büyük ampute çocuk grubunun oluşmasına neden oldu.
Okulların Saldırıdan Nasıl Etkilendiği
Gazze'deki Eğitim ve Yüksek Öğretim Bakanlığı, 7 Ekim 2023 - 21 Ocak 2025 tarihleri arasında 700 bin öğrenci ve 88 bin üniversite öğrencisinin eğitimden mahrum kaldığını açıkladı. Saldırılar sonucu 51 üniversite binası tamamen, 57 üniversite binası ise kısmen yıkıldı.
UNRWA’ya Bağlı Okullara da Saldırılar Düzenlendi
UNRWA, 140'tan fazla okulun bombalandığını ve bu okullarda 300 binden fazla öğrencinin eğitim gördüğünü bildirdi. Yerinden edilen sivillerin bu okullara sığınması sırasında gerçekleştirilen saldırılar, sivil eğitim sistemini daha da zayıflattı.
Yerinden Edilmiş Filistinlilerin Durumu
İsrail ordusunun Gazze'deki saldırıları sonrasında altyapının yüzde 88'i yok oldu, bu nedenle birçok Filistinli, sığındıkları okullar dışında başvuracak hiçbir yeri kalmadı. Yüzbinlerce aile, okullara ve sağlık merkezlerine sığınmak zorunda kaldı.
Gelecek İçin Kısıtlı Fırsatlar
UNRWA, 2024'ün sonlarına doğru bazı eğitim faaliyetlerine başlanacağını açıklasa da uzman eğitimci ve mekan sıkıntısı nedeniyle sadece sınırlı sayıda öğrenci bu faaliyetlerden yararlanabiliyor. Eğitim süreçlerinde sağlanan psikolojik destek hizmetleri ise, yaşanan travmanın altında yatan sorunları çözmekte yetersiz kalıyor.
