DOLAR
34,03 0,03%
EURO
37,76 0,08%
ALTIN
2.798,56 0,1%
BITCOIN
2.105.249 -2,63%

İşte amca, anne, yenge ve abinin Narin'i öldürmeye karar verdikleri an: Ahırda bakın neye şahit olmuş

Narin Güran’ın ölümüne dair şok edici detaylar gün yüzüne çıkıyor. Narin öldürülmeden önce "Türk toplumunun kaldıramayacağı" bir şeye şahit oldu.

Yayın Tarihi: 16.09.2024 16:39
Güncelleme Tarihi: 16.09.2024 16:39

İşte amca, anne, yenge ve abinin Narin'i öldürmeye karar verdikleri an: Ahırda bakın neye şahit olmuş

8 yaşındaki Narin Güran’ın kaybolmasının ardından geçen 19 gün boyunca, köy halkı büyük bir sessizlik içinde kaldı. Ancak olayın perde arkasını aydınlatmaya başlayan adli makamlar, çarpıcı ipuçları ve mesajlaşmalar sayesinde Narin'in ölümüne dair sarsıcı detayları ortaya çıkardı. Özellikle, Narin’in Türk toplumunun kabul edemeyeceği bir şeye şahit olduğu iddiası, cinayetin çözülmesinde kritik bir rol oynuyor.

İşte amca, anne, yenge ve abinin Narin'i öldürmeye karar verdikleri an: Ahırda bakın neye şahit olmuş

NARİN GÜNÜMÜZDE YAŞANAN EN ŞOK EDİCİ CİNAYETLERDEN BİRİNE Mİ KURBAN GİTTİ?

21 Ağustos’ta kaybolan Narin Güran, yaklaşık 19 gün sonra bulundu. Ancak küçük kızın ölümünün ardındaki gerçekler, hem köy halkını hem de tüm ülkeyi şoke etti. Ortaya çıkan mesajlaşmalar ve telefon görüşmeleri, olayın planlı bir cinayet olduğunu düşündürmeye başladı. Özellikle Narin’in öldürüldüğü günün bir gün öncesinde, Türk toplumunun kaldıramayacağı bir şeye tanıklık ettiği iddiası, olayın çözülmesine yeni bir boyut kazandırdı.

Narin’in amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve diğer amcasının eşi Hediye Güran’ın da olayın içinde olduğuna dair güçlü iddialar bulunuyor. Soruşturmayı derinleştiren yetkililer, Narin’in gördüğü bir sahnenin ardından susturulmuş olabileceği üzerinde duruyor.

"TÜRK TOPLUMUNUN KALDIRAMAYACAĞI BİR ŞEY GÖRDÜ"

Sözcü TV İstanbul Haber Müdürü Cem Özkeskin’in elde ettiği bilgilere göre, Narin 20 Ağustos akşamı amcası Salim Güran’ın evinin yakınındaki bir ahırda Türk toplumunun kaldıramayacağı bir olaya şahit oldu. İddialara göre, bu olayı gizlemek amacıyla cinayet planlanmıştı. Olay, bir gün sonra Narin’in Kur'an kursundan eve dönmesiyle başladı.

Narin’in, konuşma yeteneği çok gelişmiş, kendini iyi ifade edebilen bir çocuk olduğu biliniyor. Bu yüzden, tanıklık ettiği olayı anlatmasından korkan yakınları tarafından susturulmuş olabileceği düşünülüyor. Narin’in bu durumu "susmaz, anlatır" şüphesiyle ölümüne neden olmuş olabilir.

MESAJLAR, KONUŞMALAR VE OLAYIN PERDE ARKASI

Soruşturma kapsamında ele geçirilen mesajlaşmalar, olayın planlı bir şekilde gerçekleştiğini gösteriyor. Muhtar amca Salim Güran ile 15 yaşındaki işçisi arasında geçen “Tamam henüz bende değil/tamam daha ölmemiş” şeklindeki mesajlar, cinayetin nasıl işlendiğine dair ipuçları veriyor.

Cem Özkeskin’in haber kaynağına göre, Salim Güran, Narin’in annesi Yüksel Güran ve diğer amcasının eşi Hediye Güran da bu planın bir parçası gibi görünüyor. Ayrıca, Narin’in abisi Enes Güran’ın da bu olayın içinde olabileceği belirtiliyor.

KUR’AN KURSUNDAN DÖNDÜ, TUZAĞA DÜŞTÜ

Olayın başlangıcı ise şöyle anlatılıyor: Narin, 21 Ağustos’ta Kur'an kursundan eve döndüğünde, annesi Yüksel Güran onu abisi Enes Güran ve iki arkadaşının yanına gönderdi. Ardından Enes Güran, amcası Salim Güran’a “Narin yanımızda” diyerek bilgi verdi. Salim Güran da olay yerine hareket etti. Burada Narin’e yapılan müdahale sonucunda küçük kız boğularak öldürüldü. Boğulma esnasında Narin’in burnundan kan geldiği, bu kanın ise Salim Güran’ın aracında bulunan kan izleriyle örtüştüğü belirtiliyor.

CİNAYETİN ÜSTÜ ÖRTÜLMEK İSTENDİ

Salim Güran, Narin’in öldürülmesinin ardından, yeğenini arabasına alarak yarı yolda Enes Güran ve arkadaşlarını indirdi. Ardından, küçük kızın cesediyle baş başa kaldı. Benzin istasyonuna uğrayan Güran, burada ıslak mendil satın aldı ve iddiaya göre bu mendillerle Narin’in kanını temizlemeye çalıştı.

Olayın örtbas edilmek istendiği, ancak adli makamların ortaya çıkardığı mesajlar sayesinde cinayetin arka planının gün yüzüne çıktığı belirtiliyor. 27 Ağustos'ta Diyarbakır Savcılığına iletilen bu mesajlar, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un "yüksek şüphe" açıklamasına neden olan deliller arasında yer alıyor.

AİLENİN GEÇMİŞİ DE ŞÜPHELERİ ARTIRIYOR

Narin Güran’ın ölümüne dair soruşturmalar devam ederken, ailenin geçmişi de yeniden mercek altına alındı. İddialara göre, 2011 yılında Salim Güran’ın öz kardeşi öldürülmüş ve bu cinayet, başka bir aile üyesinin üstlenmesiyle örtbas edilmişti. Ayrıca, Narin’in ablasının da merdivenden düşerek hayatını kaybettiği bilgisi, ailenin karanlık geçmişine dair yeni sorular ortaya çıkarıyor.

Narin Güran’ın ölümüyle ilgili soruşturma derinleştikçe, ailenin cinayetle ilişkisi daha netleşiyor. Olayın sadece bir aile içi hesaplaşma mı olduğu, yoksa daha geniş bir planın mı parçası olduğu ise adli makamların yapacağı incelemeler sonucunda ortaya çıkacak.

Narin Güran’ın trajik ölümü, Türk toplumunda derin yaralar açan olaylardan biri olarak kayıtlara geçecek gibi görünüyor. Küçük kızın öldürülmeden önce neye şahit olduğu hala tam olarak netleşmese de, iddialar ve mesajlar olayın planlı bir cinayet olduğunu gösteriyor. Ailenin karanlık geçmişi ve cinayetle bağlantısı olan kişiler hakkında yürütülen soruşturmalar ise tüm ülke tarafından yakından takip ediliyor.