Meta, Gerçeklerin Kontrolü Uygulamasını Sonlandırıyor
ABD merkezli sosyal medya devi Meta, Facebook ve Instagram'daki paylaşımlarda bağımsız üçüncü tarafların yaptığı 'gerçeklerin kontrolü' uygulamasını sonlandıracağını duyurdu. Şirketin kurucu CEO'su Mark Zuckerberg, bu kararın arka planını çevrim içi video paylaşımında açıkladı.
Kontrol Sistemleri Üzerine Eleştiriler
Zuckerberg, üçüncü tarafların içerikleri aşırı şekilde kontrol etmesinin yanı sıra, teyit edicilerin önyargılarına dayanarak karar verdiklerini belirtti. Meta, içerik yönetiminde izlediği karmaşık sistemlerin çok ileri gittiğini ve bu durumun aşırı sansüre yol açarak birçok hataya neden olduğunu itiraf etti. Şirket, terörizm, çocuk cinsel istismarı ve uyuşturucu gibi yasa dışı konulara odaklanmaya devam ederken, göç ve cinsiyet gibi tartışmalı konulardaki kısıtlamaları kaldırarak daha fazla ifade özgürlüğü sağlamayı planlıyor.
İfade Özgürlüğü Üzerine Vurgu
Zuckerberg, ABD'nin ifade özgürlüğü konusunda sahip olduğu güçlü anayasal korumalara değinerek, teknolojik şirketlere yönelik baskıların son birkaç yılda arttığını vurguladı. Ayrıca, ABD hükümetinin bile sansür için baskı yapmasının zorluğuna dikkat çekti. Bu çabaların, küresel ölçekte ifade özgürlüğünü koruma konusundaki Amerikan liderliğine ihtiyaç olduğunu da belirtti.
Yeni Uygulama ve Topluluk Notları
Meta'nın Küresel İşler Sorumlusu Joel Kaplan, şirketin yeni politikası ile ilgili detaylar paylaştı. Kaplan, gerçekteki kontrol yerine Elon Musk’ın sosyal medya platformu X tarafından kullanılan 'topluluk notları' modeline benzer bir uygulamaya geçileceğini bildirdi. Bu yaklaşım sayesinde toplulukların gönderilerin potansiyel olarak yanıltıcı olup olmadığını değerlendirmesi hedefleniyor.
Kaplan, yeni sistemin önümüzdeki birkaç ay içinde aşamalı olarak uygulanacağını ve yıl boyunca bu uygulamanın iyileştirilmesi için çalışmalara devam edileceğini belirtti. Ayrıca, tartışmalı içerik kararları konusunda hakemlik yapan Meta’nın yarı bağımsız Denetim Kurulu, alınan bu değişiklik kararını memnuniyetle karşıladı ve yeni yaklaşımın ifade özgürlüğüne katkısıyla ilgili çalışmaları dört gözle beklediklerini iletti.
