Sudan İç Savaşında Cinsiyet Temelli Şiddet
Mona Rishmawi, Birleşmiş Milletler (BM) Sudan Bağımsız Uluslararası Gerçekleri Araştırma Misyonu Üyesi olarak, iç savaşın patlak vermesinden bu yana kadınların cinsel saldırılara maruz kaldığını belirtiyor. Rishmawi, kadınların yaşadığı travmaların yanı sıra ailelerinin parçalanmasının ve mülteci durumuna düşmelerinin de altını çiziyor.
Kaçış Yolu: Cinsel Saldırıların Hedefi Olmak
Sudan'da Nisan 2023'ten bu yana süren iç savaşta, kadınların cinsel saldırılara maruz kalmasının yaygın hale geldiğini ifade eden Rishmawi, "Kadınlar, savaşın bir silahı olarak kullanılıyor. Kendilerine veya yakınlarına dair kayıplar, bu süreçte oldukça yaygın," diyor.
Sessizlik ve Damgalama
Rishmawi, kadınların toplumsal damgalama korkusuyla cinsel saldırıları gizlemek zorunda kaldığını belirtirken, bunun kültürel bir tabuya dönüştüğünü vurguluyor. Cinsel saldırı mağdurları, geleneksel toplumsal yapı nedeniyle dışlanma korkusuyla yaşadıkları acıları paylaşamıyorlar.
Sağlık Sistemindeki Çöküntü
Sudan'daki sağlık sistemi çatışmalar nedeniyle büyük bir çöküntü yaşıyor. Rishmawi, doktorların ve sağlık çalışanlarının ülkeden ayrıldığını, hastanelerin ise savaş nedeniyle işlevsiz hale geldiğini açıkladı. "Bu durum, kadın hastalıklarıyla ilgili tıbbi müdahaleleri de zorlaştırıyor," diyerek sağlık hizmetlerinin yetersizliğine vurgu yaptı.
Uluslararası Toplumdan Beklentiler
Mona Rishmawi, siyasetçilerin cinsel şiddeti kabul edilemez bir durum olarak ele alması ve faillerin adalet önüne çıkarılması konusunda suçlamalarının gerekli olduğuna dikkat çekti. "Kadınlara yönelik bu savaşın durdurulması şart," diyor.
Sudan'daki Çatışma ve Sonuçları
Sudan'daki iç savaş, 30 yıllık Ömer el Beşir yönetiminin devrilmesi ardından, ordu ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında süregelen bir güç mücadelesini içeriyor. Birleşmiş Milletler’e göre, çatışmalar sonucu 18 bin 800’den fazla kişinin hayatını kaybettiği ve neredeyse 10 milyon insanın yerinden edildiği belirtiliyor.