Trump'ın İkinci Dönemi ve Çin-ABD İlişkileri
ABD Başkanı Donald Trump'ın Kasım 2024 seçimlerinde elde edeceği olası zafer, Çin'in ABD ile ilişkilerine dair kaygıları artıracak. Trump, seçim kampanyasında Çin'den yapılan ithalata %60'a varan gümrük vergileri uygulama taahhüdünde bulundu. Bu tür önlemler, ihracat odaklı Çin ekonomisini ciddi şekilde etkileyebilir. Analistler, söz konusu ticaret politikalarının Çin’in ekonomik büyümesini %2 oranında daraltabileceğini öngörüyor.
Yeni Yönetimde Sert İsimler
Trump’ın yeni yönetiminde, Çin'e karşı sert tutumlarıyla bilinen isimler göze çarpıyor. Dışişleri Bakanı olarak Marco Rubio'nun, CIA'in başına ise John Ratcliffe'in gelmesi bekleniyor. Bunun yanı sıra, Pete Hegseth'in Savunma Bakanı olması ve Mike Waltz'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atanması gibi gelişmeler, ABD-Çin ekonomik gerginliğinin artacağına dair beklentileri kuvvetlendiriyor.
Project 2025 ve ABD İçindeki Tartışmalar
Sağ eğilimli düşünce kuruluşu Heritage Foundation tarafından hazırlanan Project 2025 projesi, Çin'i Amerikalılar için en büyük tehdit olarak tanımlıyor ve Çin’in Asya’daki üstünlük kurmasının önlenmesi gerektiğini vurguluyor. Bu projenin temel hedefleri arasında, Tayvan, Filipinler ve Japonya'nın güvenliğini sağlamak yer alıyor.
Ticari ve Teknolojik Gerilimler
ABD’nin özellikle yarı iletkenler ve yapay zeka alanında Çin’in gelişmiş teknolojilere erişimini kısıtlaması düşünülüyor. Bu durum, Çin'in teknolojik ilerlemesine engel olabilir. Ayrıca, ABD'nin TSMC üzerindeki baskısı, Çin'e gelişmiş çip tedarikini neredeyse olanaksız hale getirebilir.
Asya'daki Güç Dengelemesi
Trump'ın içe dönük politikaları ve “Önce Amerika” ilkesi, Asya'da yeni bir güç dengesi yaratabilir. Biden yönetiminin çok taraflı iş birliğine verdiği önemin yokluğunda, Trump’ın yaklaşımı Çin'in güç kazanması için bir fırsat sunabilir. Bu bağlamda, Trump yönetimi boyunca Tayvan'a olan destek artarken, Çin’in askeri tatbikatlarını sürdürmesi bekleniyor.
Güney Çin Denizi ve ABD Çatışması
Güney Çin Denizi'nde ABD askeri faaliyetlerinin artması, bölgede gerilimi yükseltebilir. Çin, ABD’nin bu hamlelerine karşılık olarak kendi askeri varlığını daha da güçlendirebilir. Ayrıca, ASEAN ülkeleriyle diplomatik ilişkileri pekiştirerek ABD'nin etkisini dengelemeye çalışması muhtemel görünüyor.
Sonuç: Yeni Bir Dönem
Donald Trump'ın ikinci döneminde, Çin ile olan ilişkiler yeni zorluklar ve fırsatlarla şekillenecek. Sert ticaret politikaları ve teknolojik kısıtlamalar, her ne kadar çatışmacı bir ABD yaklaşımını işaret etse de, Çin'in kendine yeterliğini artırma çabalarını teşvik edebilir. Özellikle Tayvan ve Güney Çin Denizi konusundaki belirsizlikler, bu bölgeyi sıcak nokta haline getirebilir. Çin’in nasıl bir strateji izleyeceği ise, ekonomik, askeri ve diplomatik adımlarla belirlenecektir.