İsrailli Bakanların Aksa'ya Düzenlediği Baskın Kınandı
Ürdün, İsrail hükümetinin fanatik Yahudi yerleşimcilerle birlikte işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskını kınadı. Ürdün Dışişleri Bakanlığı, bu eylemin uluslararası hukukun belirgin bir ihlali olduğunu açıkladı.
Baskının Detayları
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Necef ile Celile Kalkınma Bakanı Yitzhak Wasserlauf dahil olmak üzere bazı İsrailli Meclis üyeleri, Mescid-i Aksa'yı hedef alarak fanatik gruplarla birlikte baskın düzenledi. Ürdün Dışişleri Bakanlığı, bu durumu uluslararası hukukun ve Kudüs'teki tarihsel ve hukuki statüko ile kutsal değerlere karşı bir saldırı olarak nitelendirdi. Baskının Etkileri
Dışişleri Bakanlığı, bu eylemin İsrail hükümetinin uluslararası yasaları göz ardı eden tutumunu sergilediğini belirtti. Ayrıca, Mescid-i Aksa'nın tamamının Müslümanların ibadet yeri olduğu ve Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin bu konudaki yetkililiğini vurguladı.
Filistin Devleti'nin Hakları
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, Filistin devletinin Kudüs üzerindeki egemenlik haklarına dikkat çekilerek, İsrail'in işgal altındaki Kudüs'teki kutsal değerlere yönelik hiçbir hakkının bulunmadığı belirtildi.
İsrailli Yerleşimcilerin Kışkırtması
Filistin toprakları üzerinde hak iddia eden bazı İsrailli gruplar, Yahudilerin dini bayramı Tisha B'Av dolayısıyla Aksa'ya büyük ölçekte baskın yapma çağrısında bulunmuştu. İşgal altındaki Doğu Kudüs'te yaklaşık 1,600 fanatik Yahudi, Mescid-i Aksa'nın avlusuna girdi.
Uluslararası Tepkiler
Filistin resmi ajansı WAFA’nın bildirdiğine göre, Bakan Ben-Gvir ve Wasserlauf ile birlikte bir grup İsrailli Meclis üyesi, Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi. Ben-Gvir, baskın sırasında yaptığı açıklamada, "Burada ibadurun yapıldığına dair önemli gelişmeler var," sözleriyle dikkat çekti.
Statüko ve Yerleşimcilere Yönelik Eleştiriler
Ürdün, 1994'te İsrail’le Vadi Araba Anlaşması'nı imzalayarak Kudüs'teki dini işlerden sorumlu ülke olarak kabul edildi. 2013'te imzalanan bir diğer anlaşma ile Kudüs ve kutsal mekanların korunma hakkı da Ürdün'e verildi. Buna rağmen, fanatik Yahudi yerleşimciler, Mescid-i Aksa'da dini ritüeller gerçekleştirirken sık sık gündeme gelmektedir.
Mescid-i Aksa'nın tarihi durumu gereği, sadece Müslümanların ibadet edebileceği savunulmasına rağmen, İsrail polisi himayesinde gerçekleştirilen baskınlar, gerilimi arttırmaya devam etmektedir.