Yeni Sömürgeciliğin Şekil Değiştirmesi
Doç. Dr. Ali Zafer Sağıroğlu, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nde yaptığı açıklamalarda, yeni sömürgeciliğin 17. yüzyıldan bu yana değiştiğini belirtiyor.
Göç ve Kültürel Emperyalizm
Küresel göç olgusu, tarih boyunca insanların daha iyi yaşam koşulları arayışıyla geniş alanlara yayılmasını sağladı. 1960'lı yıllardaki Cezayir olayları gibi geçmişteki olaylar, günümüz göç dinamikleri ile güncellenmiş karmaşık ilişkileri ortaya koyuyor.
Gelişmiş Ülkeler ve Göç Menşei
Gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere doğru olan göçler, nitelikli insan gücünün cazibesini artırarak bir tür 'modern sömürgecilik' sürecine dönüştü. Dr. Atay Akdevelioğlu, bu durumu 'gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere kaynak transferi' olarak yorumluyor.
Çalışmanın Dönüşümü
Historik olarak çalışmanın kölelik ile özdeşleştiği dönemlerin ardından, Orta Çağ sonrası burjuvazi çalışma kavramını insanlık görevi olarak benimsedi. Sanayi Devrimi'yle beraber bu durum tamamen değişerek insan emeği bir gereklilik haline geldi.
Zorunluluk Yerini Gönüllülüğe Bıraktı
19. yüzyılda güçlü bir zorunluluk ile gerçekleşen kaynak akışı, günümüzde bireylerin kendi istekleriyle gelişmiş ülkelere yönelmesiyle yer değiştirdi. Dr. Akdevelioğlu, bu durumu "gönüllülük" teması ile ele alıyor.
Uygarlık ve İkili İlişki
Geçmişte 'ötekine uygarlık götürme' mantığıyla hareket eden sömürgeciler, bugün 'ötekini uygarlığa getirme' anlayışına evrildi. Bu, kültürel çekim merkezleri oluşturulmasını sağlıyor.
Gençliğin Göç İsteği
Sağıroğlu, Afganistan'da yaşanan trajedilerin ardından gençlerdeki uluslararası göç arzusunu vurguluyor. Gelişmiş ülkelerde oluşturulan yaşam atmosferi, gençlerin kendi ülkelerindeki bağlarını zayıflatıyor.
Sonuç
Yeni sömürgeciliğin temelini oluşturan bu durum, sınırların ötesine geçen bir kültürel etkileşimin ve yer değiştirmelerin sonucudur. Eğitimli bireylerin diğer ülkelerde yeni imkanlar arayışı, modern dünyada köklü bir yapı kurmuştur.