Kış aylarının gelmesiyle hastalıklar çoğaldı ama herkes grip nezle olduğunu sanıyor oysaki gerçek çok başka olabilir. İşte detaylar…
'BÜTÜN EKİPLER ALARMDA' HASTANELER DOLUP TAŞIYOR, HERKES HASTA! TARİH VEREREK AÇIKLADI: ŞUBATIN ORTASINDAN İTİBAREN...
Profesör Kemal Memişoğlu, özellikle son haftalarda üst solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı bir dönem yaşandığını belirterek, "Üst solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı bir döneme tanık oluyoruz." Başka virüsler de var.'' Memişoğlu, hastalıkla mücadele için görevli doktorlar, kamu hastanesi yöneticileri, acil servisler ve sağlık müdürlüğünden oluşan ekiplerin alarma geçtiğini belirterek, salgının yoğunluğunun azalmasının beklendiğini söyledi.
Günümüzde çoğu insan grip, grip veya soğuk algınlığı gibi hastalıklarla karşı karşıya kalıyor. Pek çok kişi benzer rahatsızlıklar nedeniyle hastanelere gidiyor ancak salgın nedeniyle hastaneler neredeyse dolmak üzere. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Müdürü Profesör Kemal Memişoğlu, üst solunum yolu enfeksiyonlarında son dönemde yaşanan artışı değerlendirdi.
HASTALIKLAR ARTTI, SON DURUMU AÇIKLADI! ÖNEMLİ UYARILAR
Memişoğlu, bu salgının yeni koronavirüs enfeksiyonundan bu yana toplumun daha duyarlı hale geldiği bir durum olduğunu, normal şartlarda özellikle kasım, aralık, ocak ve şubat aylarında soğuk algınlığı ve gribin görüldüğü bir dönem olduğunu anlattı. Üst solunum yolu enfeksiyonları olarak adlandırılan enfeksiyonlar artıyor.
Soğuk mevsimde soğuk algınlığı ve üşümelerin arttığını vurgulayan Memişoğlu, şöyle konuştu: Elbette son birkaç hafta özellikle yoğun geçti. Geçmişte de oradaydı, şimdi de hâlâ orada. Genellikle öyledir. “Grip virüsü, biz buna grip diyoruz. "Fakat diğer virüsler de dahil olmak üzere üst solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı bir zamanda yaşıyoruz" diyor.
"BUNUN DA ÜSTESİNDEN GELECEĞİZ, GELİYORUZ DA"
Profesör Memişoğlu, bu üst solunum yolu enfeksiyonlarının genç, sağlıklı kişilerde ciddi veya kalıcı hasara neden olmadığını, ancak yaşlılarda ve yan hastalıkları, böbrek yetmezliği, diyabet veya obezitesi olan kişilerde daha sık görüldüğünü belirterek, bunun özellikle tehlikeli olduğunu söyledi.
Profesör Memişoğlu, bu üst solunum yolu enfeksiyonlarının genç, sağlıklı kişilerde ciddi veya kalıcı hasara neden olmadığını, ancak yaşlılarda ve yandaş hastalıkları, böbrek yetmezliği, diyabet veya obezitesi olan kişilerde daha sık görüldüğünü belirterek, bunun özellikle tehlikeli olduğunu söyledi.
Özellikle kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) olan hastaların yoğun bakım veya bireysel destek bakımına ihtiyaç duyabileceğini kaydeden Memişoğlu, şöyle konuştu: "İstanbul'da tabii bir yoğunluk yaşıyoruz doğal olarak. Ama biz altyapımız olarak da hekimlerimiz olarak da Kovid'deki sağlık sisteminin ne kadar kuvvetli olduğunun ispatını yaptığımız gibi bunun da üstesinden geleceğiz, geliyoruz da." dedi.
Profesör Kemal Memişoğlu, görev yapan tüm doktorlar, kamu hastaneleri müdürleri, acil servisler ve halk sağlığı müdürleri dahil tüm ekiplerin tetikte olduğunu ve bu hastalıklarla mücadele ettiğini söyledi.
"YOĞUNLUĞUN BİRKAÇ HAFTA DAHA DEVAM EDECEĞİNİ ÖNGÖRÜYORUZ! ŞUBATTAN, BELKİ ORTASINDAN İTİBAREN AZALACAĞINI TAHMİN EDİYORUZ"
Bir hastanenin yoğun bakım ünitesi dolduğunda özel, kamu ve üniversite hastaneleri dahil tüm tesisin kullanıldığını kaydeden Memişoğlu, şöyle konuştu:
"Bu yoğunluğun birkaç hafta daha devam etmesini bekliyoruz. Ama şubattan itibaren, belki şubat ortasından itibaren azalmasını bekliyoruz. Ülkemiz paniğe kapılmamalı, daha ziyade tedbirli olmalı." Bunun yerine kendinizi koruyacak tedbirleri alın. Korkuyla mücadele etmenin yolu korkudur. Bu nedenle çocuğunuz kendini iyi hissetmiyorsa evde kalmasını, kalabalık yerlere gitmemesini, gerekiyorsa maske takmasını, sadece kendi sağlığına değil, etrafındakilerin sağlığına da dikkat etmesini tavsiye ediyor. Zorunlu olmadıkça kalabalık yerlere gitmek.”
"GEÇMİŞTEKİ YAŞADIĞIMIZ SALGINLARDAN FARKLI BİR SALGIN SEYRİNİ ŞU ANDA GÖRMÜYORUZ"
Memişoğlu, İstanbul'un toplu taşıma dahil temasın çok olduğu bir şehir olduğunu belirterek, "Onun için yoğunluğa göre insanlar kendilerini mümkünse koruyacaklar. Ama şunu bilsinler ki hem altyapımız hem insan gücümüz olarak Türkiye sağlık sistemi, her şeyin üstesinden geldiği gibi bunun da üstesinden gelir. Bazen bazı tevatürler var, 'ölüm oranları' vesaire ama bizim geçmişteki yaşadığımız salgınlardan farklı bir salgın seyrini şu anda görmüyoruz. İnşallah da böyle değişik bir seyir seyretmez." değerlendirmesinde bulundu.
"DAHA ÇOK NEFES DARLIĞIYLA BAŞVURULUYOR"
ı, diyabet, KOAH ya da obezite gibi ikincil hastalıkları bulunan hastalar olduğunu ifade eden Memişoğlu, şöyle konuştu: “Daha çok göğüs hastalıklarıyla, üst solunum yolu enfeksiyonuyla alakalı, nefes darlığıyla başvuruluyor. 2-3 yaşın altındaki çocuklarla 50 veya 60 yaş üzerindeki hastalarımız daha hassasiyetle bakılıp, daha kontrollü olarak hastanelerimizde tutuluyor. İfadelerini kullandı.
Özellikle yaşlı hastalara hitap eden Prof.Dr.Memişoğlu, mümkünse kalabalık ortamlara girmemeleri tavsiyesinde bulundu. Virüs ve bakterilerin nefes alma, hapşırma ve dokunma yoluyla bulaştığını hatırlatan Memişoğlu, sağlıklı beslenmeyi, egzersiz yapmayı ve mümkün olduğunca temiz hava almayı önerdi.
Dr. Memişoğlu, nefes darlığı, yüksek ateş ve aşırı halsizlik şikayetleriniz varsa acil servise, genel hastaneye veya doktorunuza gidebileceğinizi de sözlerine ekledi.
