Ağaca Vurma Geleneği
Ağaca vurma, Türk kültürüne özgü bir adet değildir. Dünyanın pek çok yerinde, özellikle Rusya, Amerika, İngiltere, İrlanda, Almanya gibi ülkelerde bu gelenek yaşatılmaktadır. Bu ülkelerde "touch wood" veya "knock on wood" şeklinde ifade edilen bu hareketin, ağaçlarda yaşadığına inanılan doğaüstü varlıkları korumak için çağırmakla ilgili olduğu söylenir. Alman folklorunda bu hareket "wherein supernatural beings are thought to live in trees, and can be invoked for protection." (ağaçlarda doğaüstü varlıkların yaşadığı ve korunmak için çağrılabileceği) şeklinde tanımlanır. Bu ülkelerde kulak çekme gibi bir uygulama yoktur.
Ağaca Vurma Geleneğinin Kökeni
Bu geleneğin kökeni, pagan toplumlara dayanmaktadır. Paganlar, ağaçları tanrıların ve güçlü ruhların meskeni olarak görürlerdi. Özellikle meşe ağacı, çok sayıda yıldırım çektiği için tanrının evidir veya tanrının yeryüzüne indiği yerdir diye düşünülürdü. Bu nedenle Amerikan yerlileri, ağaca vurma hareketini meşe ağacına yaparlardı. Paganlar, ağaçların günahsız ve saf ruhlara sahip olduğuna inanırlardı. Bir dilek tuttuklarında veya bir şey istediklerinde, ağaca vurarak içindeki tanrıyla iletişim kurmaya çalışırlardı.
Ağaca Vurma Geleneği Türklerde Nasıl Yaygınlaştı?
Türklerde ağaca vurma geleneği, Orta Asya'da Şamanizm inancıyla yaygınlaştı. Şamanlar, ağaca vurarak ağacın içindeki güçleri uyandırır ve kötü ruhları kovarlardı. Günümüzde ise bu inanç, kulak çekip ağaca vurma şeklinde devam etmektedir. Bu uygulamada, önce kulak çekilir ki söylenen söz kulakta kalmayıp çıksın. Sonra ağaca veya tahtaya vurulur ki ağaç tanrısı bizi duysun ve bizi tehlikeden korusun. Böylece söylenen şey gerçek olmasın.
Ya da eski Türklerin inancı Şamanizmi göz önüne alırsak, ağaca vurmak etraftaki kötü ruhları uzaklaştırmak içindir. Böylece kötü ruhlar, söylenen sözü işitip bunu bize karşı kullanamazlar.